4.Sınıf İngilizce 4.Ünite Free Time Kazanım Değerlendirme Testi
NOT: Testi bitirdikten sonra en alttaki Gönder butonu ve ardından Puanı Görüntüle butonuna tıklayarak cevaplarınızı ve puanınızı kontrol etmeyi unutmayınız.
4.Sınıf İngilizce 4.Ünite Free Time Kelimeleri Ve Konu Anlatımı
Kelimelerin Aşağıdaki Sırayla Telaffuzu
KELİMELER
Reading comics➤Çizgi Roman Okumak Drawing➤Çizmek Coloring➤Boyamak
Playing Table Tennis➤Masa Tenisi Oynamak Playing Football➤Futbol Oynamak
Watching Cartoons➤Çizgi Film İzlemek Flying A Kite➤Uçurtma Uçurmak
Playing Chess➤Satranç Oynamak Riding A Bike➤Bisiklet Sürmek
Playing With Dolls➤Oyuncak Bebekler ile Oynamak Doing Puzzles➤Yapboz Yapmak
Playing With Marbles➤Misketler ile Oynamak Singing➤Şarkı Şöylemek
Dancing➤Dans Etmek Learning English➤İngilizce Öğrenmek Swimming➤Yüzmek
Playing The Guitar➤Gitar Çalmak
KONU ANLATIMI
I LIKE…
“I LIKE…” “BEN…SEVERİM.” ya da “BEN…HOŞLANIRIM” anlamına gelir.
Sevdiğimiz bir şeyden ya da yapmaktan hoşlandığımız bir aktiviteden bahsederken kullanılır.
“I LIKE…” dedikten sonra sevdiğimiz şeyi ya da yapmaktan hoşlandığımız aktiviteyi söyleriz.
ÖRNEK
I like football. (Ben futbolu severim.)
I like playing chess. (Ben satranç oynamayı severim.)
I like swimming. (Ben yüzmeyi severim.)
Dikkat edilmesi gereken nokta “LIKE” kelimesinden sonra getireceğimiz kelime eğer bir fiil ise yani bir iş ya da hareket ifade ediyor ise kelimeye “-ING” eki eklenmelidir.
ÖRNEK
Sing➤Şarkı söylemek
I like singing.(Ben şarkı söylemeyi severim.)
Swim➤Yüzmek
I like swimming. (Ben yüzmeyi severim.)
I DON’T LIKE… / I DISLIKE…
“I DON’T LIKE…” ya da “I DISLIKE…” her ikisi de
“BEN…SEVMEM.” ya da “BEN…HOŞLANMAM.” anlamına gelir.
Sevmediğimiz bir şeyden ya da yapmaktan hoşlanmadığımız bir aktiviteden bahsederken kullanılır.
“I DON’T LIKE…” ya da “I DISLIKE…” dedikten sonra sevmediğimiz şeyi ya da yapmaktan hoşlanmadığımız aktiviteyi söyleriz.
ÖRNEK
I don’t like tennis.(Ben tenisi sevmem.)
I dislike basketball.(Ben basketboldan hoşlanmam.)
I don’t like riding a bike. (Ben bisiklet sürmeyi sevmem.)
I dislike flying a kite.(Ben uçurtma uçurmaktan hoşlanmam.)
DO YOU LIKE…?
“DO YOU LIKE…?” “SEN…SEVER MİSİN?” anlamına gelir.
Karşımızdakine bir şeyi sevip sevmediğini ya da bir aktiviteyi yapmaktan hoşlanıp hoşlanmadığını sormak için kullanılır.
“DO YOU LIKE..?” dedikten sonra sormak istediğimiz şeyi ya da aktiviteyi söyleriz.
ÖRNEK
Do you like table tennis? (Sen masa tenisinden hoşlanır mısın?)
Do you like watching cartoons? (Sen çizgi film izlemeyi sever misin?)
“DO YOU LIKE…?” “SEN…SEVER MİSİN?” kalıbı ile bize bir soru sorulur ise cevap olarak:
Cevabımız kısaca “EVET,SEVERİM.” ise “YES, I DO.”
Cevabımız “HAYIR, SEVMEM.” ise “NO, I DON’T.” şeklinde cevap vermemiz yeterli olacaktır.
ÖRNEK
Do you like riding a bike? (Bisiklet sürmeyi sever misin?)
No,I don’t.(Hayır, sevmem.)
Do you like swmming? (Yüzmeyi sever misin?)
Yes, I do. (Evet, severim.)
İsteğe bağlı uzun cevap şeklinde aktiviteyi ekleyerek te cevap verilebilir.
ÖRNEK
Do you like doing puzzles? (Yapboz yapmayı sever misin?)
No I don’t like doing puzzles.(Hayır, ben yapboz yapmayı sevmem.)
Do you like dancing? (Dans etmeyi sever misin?)
Yes, I like dancing. (Evet, ben dans etmeyi severim.)
BUT
“BUT” “AMA” anlamına gelir. Birbirine zıt iki cümleyi bağlamak için kullanılır.
Bir tarafta “SEVDİMİZ” diğer tarafta ise “SEVMEDİĞİMİZ” iki şey ya da aktiviteden bahsederken iki cümle arasına “BUT” kelimesini getiririz.
ÖRNEK
I like football but I don’t like tennis.
(Ben futbolu severim ama tenisi sevmem.)
I dislike playing with marbles but I like flying a kite.
(Ben misketlerle oynamayı sevmem ama uçurtma uçurmayı severim.
AND
“AND” “VE” anlamına gelir. Sevdiğimiz ya da sevmediğimiz birden fazla şeyi ya da aktiviteyi peş peşe sıralarken kullanılır.
ÖRNEK
I like basketball and tennis.
(Basketbol ve tenisi severim.)
I dislike playing chess and doing puzzles.
(Satranç oynamayı ve yapboz yapmayı sevmem.)
I don’t like swimming,riding a bike and watching cartoons.
(Yüzmeyi,bisiklete binmeyi ve çizgi film izlemeyi sevmem.)
Son olarak eğer bir kişinin bize söylediği herhangi bir şeyi (bu bir soru ya da herhangi başka bir şey olabilir) duyamaz ya da anlayamazsak ve
“TEKRAR ETMESİNİ” istiyorsak aşağıdaki üç kalıbı kullanabiliriz:
Say that again, please!➤Tekrar söyle, lütfen!
Can you say that again, please?➤Tekrar söyleyebilir misin, lütfen?
Can you repeat it, please?➤Tekrar edebilir misin, lütfen?
Repeat it, please!➤Tekrar et lütfen!
Pardon me?➤Pardon?
Pardon me? Slowly,please.➤Pardon? Yavaşça,lütfen.
Bazen yukarıdaki ilk dört ifadenin başına:
Sorry!➤Üzgünüm!
I am sorry!➤Özür dilerim!
Excuse me!➤Afedersiniz!
ifadeleri eklenebilir.
ÖRNEK
Sorry! Say that again please!
(Üzgünüm! Tekrar söyler misin, lütfen!)
Excuse me! Can you say that again please!
(Afedersiniz! Tekrar edebilir misiniz, lütfen?)
Bu kalıplarla ilgili karşımıza çıkabilecek soru formatı çok kolaydır. Bir konuşmada ilk cümle yazılır ve hemen altında bir boşluk bırakılır.
Boşluktan hemen sonra aynı cümle olduğu gibi tekrar edilir.
ÖRNEK SORU
A: Do you like playing chess?
B: ………………………..
A:Do you like playing chess?
A:Yes,I do.
Böyle bir soruda boşluğa getirilmesi istenen cümle yüksek olasılıkla yukarıdaki kalıplardan birisidir.